Amazonlar halk arasında bilindiği üzere bir efsane olmayıp gerçektente kadın savaşçılardan oluşan bir yerli topluluktur.
Amazonlar, inanışa göre yalnızca bir mitos, yani uydurulmuş bir efsane değildir. Amazonlar, Fatsa ya da Ordu’dan Karadeniz’e dökülen Thermedon ırmağının yakınlarında ve kıyı kesimlerinde yaşayan savaşçı kadınlardır. Başkentleri ise ozamanki Themiskyra kentiydi.
Amazonlar, Anadolu yarımadasında büyük bir öneme sahipti ve isimleri şehirlerle anılırdı. Tarihçiler İzmir’in, Efes’in, Sinop’un ve karadenize kıyısı olan daha pek çok kıyı kentinin Amazonlar tarafından kurulduğunu söylerler.
Pek çok Amazon kadınının mitolojideki kahramanlarla ilişkisi olmuştur; Hippolyte’nin Herakles, Antiope’nin Theseus, Penthesileia’nın Akhilleus efsanelerinde adları geçer. Bir diğer görüşe göre ise eski Kafkas dilinde “Maza” ay demektir. Amazonların hem ay tanrıçasına hem de önce Kybele sonra da Efes Artemisi’ne taptıkları için Amazonlara bu ad verilmiştir. Ayrıca mazon kelimeside eski dilde memesiz anlamına geldiğinden Amazonların daha iyi birer savaşçı olmak için kendi göğüslerini kesen bir kabile oldukları söylenmiştir.
Amazonlar hakkında en garip bilgi ise Meryemgül’ün 2500 yaşındaki savaşçının torunu olduğunu ve Troya Savaşı’ndaki kuzeyden gelen dişi savaşçıların da kökeninin Orta Asya olduğu yani Amazonların TÜRK olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış olmasıdır.
No comments:
Post a Comment