Yaz kelimesi bile heyecanlandırırken aynı cümle içinde "hastalık" kelimesi ise çoğu kişiye işkence gibi gelebilir. Özellikle ilkbaharda güneşi görmenin sevinci ile yazlıkların dolaplardan çıkarılması ve tshirt-şort moduna girilmesi ile bir çok hastalığa davetiye çıkarıyor olabilirsiniz. Özellikle havanın aşırı derecede dengesiz olduğu bu mevsimlerde direk yaz moduna geçmeden kıyafetlerimizi azaltarak veya incelterek yavaş bir geçiş süreci yaşamak direk geçiş sürecinden çok daha iyidir ve hastalık kavramını büyük oranda ortadan kaldırıp elemek için yeterlidir.
Özellikle meyvelerin ve sebzelerin yaz aylarında doğru düzegün yıkanmadan yenmesi ve her yerde gördüğümüz akan sulardan içilmesi ise vücudumuza birçok bakteriyi davet etmek için iyi sebeplerdir. Bu tip durumlarda besin zehirlenmeleri büyük oranda görülebilmekte ve hatta sindirim sistemine yerleşen bakteriler ile tedavi süreci uzun olan hastalıklar ortaya çıkabilmektedir. Dolayısı ile özellikle kaynağı bilinmeyen, açıkta satılan veya dağıtılan, denetimsiz içme suları ve bu sularla yıkanmış sebze ve meyveler, yaz hastalığı deyince aklımıza ilk gelen hastalıkların başlıca sebebidir. Kendinizi yaz rehavetine kaptırırken vücudunuzun sağlığınıda kesinlikle ihmal etmeyin.
No comments:
Post a Comment